Değerli okuyucular, Bu hafta sizlere ayıplı mal ile ilgili bilgi vermek istiyorum. Ayıplı mal ve ayıplı hizmet 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile tanımlanmıştır.Ayıplı mal tüketiciye teslimi anında taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması veya objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır. Ambalajında, etiketinde, kullanma kılavuzunda, internet portalında ya da reklam ve ilanlarında yer alan özelliklerinden bir veya birden fazlasını taşımayan, satıcı tarafından bildirilen teknik düzenlemesinde tespit edilen niteliğe aykırı olan, muadili olan malların kullanım amacını taşımayan, tüketicinin makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki, ya da ekonomik eksiklikler içeren mallar da ayıplı olarak kabul edilir. Satılan halının boyasının birbirine karışması, çamaşır, bulaşık makinasının düğmesinin,hortumunun kırık veya bozuk olması, gövdede hasar olması, satılan giysinin yırtık veya delik olması vb gibi durumlar örnek gösterilebilir. Ayrıca malın veya hizmetin ekonomik değerini düşüren ayıplar da vardır. Örneğin satılan bir taşıtın kendisinin veya parçasının boyalı olması, imarlı bir arsanın aslında imarsız çıkması ayıp sınıfındadır. Satıcı malı satış sözleşmesine uygun olarak teslim etmekle yükümlüdür. Satıcı, malın ayıplı olmasından sorumludur ve hizmet sağlayıcısı hizmeti sözleşmeye uygun olarak ifa etmekle yükümlüdür. Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici aşağıdaki haklarından seçim yapabilir: Satılanı geri vererek iade alabilir ve sözleşmeden cayabilir. Buna sözleşmeden cayma bedeli de dahildir. Satılanı geri vermeyip ayıp oranında satış bedelinden indirim isteyebilir. Aşırı masraf gerektirmediği takdirde bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere ürünün onarılmasını isteyebilir. İmkan varsa, satılanın ayıpsız mal ile değiştirilmesini talep edebilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talepleri yerine getirmekle yükümlüdür. Üretici veya ithalatçı malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulamaz. Tüketicinin yukarıdaki seçimleri yapması durumunda talebin satıcı, üretici veya ithalatçıya yöneltilmesinden itibaren azami otuz iş günü; konut ve tatil amaçlı taşınmazlarda ise altmış iş günü içinde sorumlular tarafından yerine getirilmesi zorunludur. Ayıplı malın zaman aşımı tüketiciye teslim tarihinden itibaren iki yıldır. Eğer taşınmaz ise yine teslim tarihinden itibaren beş yıldır. Maldaki ayıp ve ağır kusur hile ile gizlenmişse zaman aşımı hükümleri uygulanmaz. Ayıplı mal veya hizmet 11 bin 330 TL?nin üzerindeyse daha önceki yazılarda da belirttiğim üzere Tüketici Mahkemelerine başvurmanız gerekmektedir. Ancak tüketici malı satın aldığı tarihte maldaki ayıbı biliyor veya bilmesi gerekiyorsa söz konusu ayıba dayanarak satıcının sorumluluğuna başvuramayacaktır. Sağlıcakla!