Haberi Sesli Dinle

İçten içe çürümenin, zayıflamanın, yıpranmanın da ötesinde, artık tamamen iflas etmiş ve bu ülke vatandaşlarına 1 gramlık bile ümit veremeyecek duruma gelmiş olan rejim, en tepedeki “yüce otorite“den başlayarak, en sıradan emir erlerine, trolüne kadar artık bilindik bayat klişelere başvuruyor.

Attıkları her adımı seçimi kaybetmemek için, bilerek isteyerek atıyorlar. Her kabulleniş, bir sonrasında daha fütursuz hareket etmelerine olanak sağlıyor.

Bizim acilen demokrasiye ihtiyacımız var; bunun için toplumsal örgütlenmemizi, dayanışmamızı güçlendirerek sesimizi yükseltmeliyiz, İTİRAZ hakkımızı kullanmalıyız.

Nazım Hikmet’in dizeleri bu durumu ne de güzel özetliyor. MAVİ kapağını ve içeriğini daha fazla bilinçlenme, daha fazla itiraz hakkımızı kullanma ve güçlendirmek için kullanıyor.

Sana düşman, bana düşman,

düşünen insana düşman,

vatan ki bu insanların evidir,

sevgilim, onlar vatana düşman…

Onlar ümidin düşmanıdır, sevgilim,

akar suyun

meyve çağında ağacın,

serip gelişen hayatın düşmanı.

Çünkü ölüm vurdu damgasını alınlarına :

Çürüyen diş, dökülen et,

bir daha geri dönmemek üzere yıkılıp gidecekler,

Ve elbette ki, sevgilim, elbet,

dolaşacaktır elini kolunu sallaya sallaya,

dolaşacaktır en şanlı elbisesiyle,

işçi tulumuyla,

bu güzelim memlekette hürriyet.

Bizim acilen demokrasiye ihtiyacımız var; bunun için toplumsal örgütlenmemizi, dayanışmamızı güçlendirerek sesimizi yükseltmeliyiz, İTİRAZ hakkımızı kullanmalıyız.

(Mavi yarın sabahtan ( 29.08.2022) itibaren abonelere gönderilecektir)